Bu yazıda sizlere Nar Harekatı isimli ve çok değerli bir sosyal sorumluluk projesini tanıtacağız. Üniversitelerde küçük gönüllü toplulukların gerçekleştirdiği Nar Harekatı projesi büyük işler gerçekleştiriyor. Bu yüzden daha çok kişinin duyması, bilmesi ve öğrenmesi gerekiyor diye düşünüyoruz.
Nar Harekatı’nın oluşumundan kısaca bahsedelim. Proje ilk olarak İTÜ Gönüllülük kulübü’nün 2008 yılındaki faaliyetleriyle başladı. Bu faaliyetlerin amacı koruyucu aile bakım modelinin yaygınlaştırılması için çalışmalar yapmak, devlet koruması ve bakımı altında kurumlarda kalan çocuklarla düzenli ve sürekli etkinlikler düzenlemektir. Ayrıca İstanbul’daki Nar gönüllüleri, diğer illere yolculuklar yaparak Nar Projesi’nin başka illerde ve üniversitelerde de yürütülebilmesi için oradaki gönüllü gençlerle iletişimi geçti! 2019 yılına geldiğimizde ise projenin dört farklı ilde; Afyon, Hatay, Adana, İstanbul ve on farklı üniversitede; İstanbul Teknik Üniversitesi, Haliç Üniversitesi, Bilgi Üniversitesi, Medipol Üniversitesi, Üsküdar Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Nişantaşı Üniversitesi, Çukurova Üniversitesi, Mustafa Kemal Üniversitesi ve Kocatepe Üniversitesi açılmış olduğunu görüyoruz. Bu tablo küçük adımların yavaş yavaş büyüdüğünü ve büyümeye devam edeceğini gösteriyor bizlere.
Şimdi ise Nar Projesi’nin çalışmalarını nasıl sürdürdüğünden bahsedelim. Öncelikle her üniversite kendi projesini ve kendi gönüllülerini ayrı olarak oluşturuyor. Fakat çeşitli etkinliklerde bir araya gelebiliyorlar ve iletişim içerisinde kalıyorlar. Bazı üniversitelerde koruyucu aile bakım modelinin yaygınlaştırılması çalışmalarına bazı üniversitelerde de çocuklarla etkinlik düzenlemeye ağırlık veriliyor.
Koruyucu Aile Bakım Modelinin Tanıtılması
Koruyucu aile bakım modelinin yaygınlaştırılması için öncelikli olarak farkındalığın arttırılması hedefleniyor. Bir çocuğun kurum bakımı yerine aile yanında büyümesinin en iyi çözümlerden biri olduğundan yola çıkılarak AVM, meydan gibi yerlerde stantlar kurulup bilgilendirmeler yapılıyor. Uzmanlar tarafından gerçekleştirilecek seminerler düzenleniyor ve medyada ses getirilmeye çalışılıyor. Buna örnek bir etkinlik olarak Nar Harekatı Koruyucu Aile Zirvesi’nden bahsedebiliriz. ‘Dünyadaki Her Yetişkin Her Çocuktan Sorumludur’ sloganıyla gerçekleştirilen zirvede klinik psikologlar, İstanbul Koruyucu Aile Şube Müdürü, koruyucu aileler ve koruyucu ailede yetişmiş gençler yer alıyor ve koruyucu aile bakım modelinin en doğru, en anlaşılır şekilde anlatılması amaçlanıyor.
Çocuklarla Etkinlikler
Çocuklarla etkinlikler çoğunlukla hafta sonları bir ya da iki gün gerçekleşiyor. Bu farklı üniversitelerdeki Nar’larda değişiklik gösterebiliyor. Etkinlikler devlet koruması ve bakımı altında kurumlarda kalan çocuklarla, çocukların psikososyal ve kültürel gelişimine katkı sağlamayı amaçlıyor. Çoğunlukla travmatik dönemden geçmiş çocukların mutlu anılar biriktirmelerine, sosyal hayata hazırlanmalarına, kültürel olarak yaşıtlarından geri kalmamalarına özen gösteriliyor. Çeşitli atölye çalışmaları yapılıyor, bunlar eğitici-öğretici, eğlenceli, çocuklar için ilgi çekici, çocukların yaş grubuna uygun olarak seçiliyor. Atölyeler kurumun onayından geçtikten sonra uygulanıyor. Kil atölyesi, doğal sabun atölyesi, uçurtma yapımı atölyesi, kedi evi tasarlama atölyesi, heykel atölyesi, çikolata yapımı atölyesi vb. pek çok farklı atölye dönem içerisinde gerçekleşiyor. Bunların dışında çocuklarla kültürel, eğlenceli geziler düzenlenebiliyor. Botanik bahçe, Legoland, Minyatürk, Darıca Hayvanat Bahçesi, İzcilik Kampı, Buz Pateni Tesisi, Yerebatan Sarnıcı, Kız Kulesi, Okçuluk Kulübü, Sanat Atölyeleri vb. pek çok farklı geziye gidiliyor. Ayrıca çocukları, kendi kaldıkları kurumlarda ziyaret etkinlikleri de düzenleniyor. Dönem sonlarında ise festivaller düzenlenip kapanış yapılabiliyor. Son dönemin Narlar ortaklığında düzenlenen Büyük Çocuk Festivali’nin hala akıllarda capcanlı olduğunu söylemek sanıyoruz ki yanlış olmaz. Çocukların Nar etkinliklerine katılma isteği, etkinlik sonlarında yüzlerinden eksik olmayan gülücükleri yapılan tüm çalışmaların, verilen emeklerin karşılığı oluyor.
Nar Projesinde Gönüllü Olmak
Öncelikle her Nar gönüllüsü, çocuk etkinliklerinde yer alabilmek için dönem başlarında, gerektiğinde ise dönem sırasında psikologlardan eğitim alıyor. Çocuklarla ilgili gerekli bilgileri öğreniyor ve çocuklara nasıl davranılmalı sorusuna cevap buluyor. Bu eğitimlerin çoğunda Nar gönüllülerini destekleyen, bilgilendiren ve motive eden Uzman Psikolog Osman İlhan’nın adını da burada anmadan geçemeyeceğiz. İkinci olarak gönüllülerde devamlılık gösterebilme şartı aranıyor. Çocuklarla yapılan düzenli etkinliklere, düzenli katılım sağlamak her açıdan önemseniyor.
Nar harekatında gönüllü olduğunuzda sımsıcak, enerji dolu bir ekibin üyesi ve önemli bir parçası olmaya hazırsınız demektir. Her etkinlikte çocuklarla vakit geçirdiğiniz de neden bu projede olduğunuzu tekrar hatırlamanız oldukça olası görünüyor. Bir sosyal sorumluluğun içinde, hitap ettiğiniz gruba birebir temasla dokunmanın gönüllülüğün en güzel şekillerinden biri olduğu düşünüyoruz. Nar harekatı bu anlamda bir çocuğun hayatına dokunmanın verdiği tatla, çok doyurucu bir proje oluyor. Hem çocuklar hem de gönüllüler birbirlerinden çok şey öğreniyor, kalıcı izlere sahip oluyor. Bu izleri gelecekte gülümseyerek hatırlamak dileğiyle diyoruz ve gönüllüğe bağımlı olmuş gençler görmek istiyoruz.
Son olarak Nar gönüllülerine ve emektarlarına bu güzel proje için teşekkür ediyoruz. Nar Harekatı’nın sevgi ve umudun sınırsız olduğunu gösteren projelerden sadece biri olduğunu biliyoruz ve dünyada iyiliği yaymak isteyen tüm projelerin desteklenmesini umuyoruz.
