Edebiyatımızda varlığıyla fikirlerimize ışık tutan, belki de fikirlerimizin oluşmasındaki en önemli kaynak olan kitaplar mevcut. Fikirlerimizi taşımak, taşıyabilmek gittikçe değişen dünyada oldukça zor. Fakat değişen dünyaya rağmen fikirlerimize sahip çıkmalı, onları taşıyabilmeliyiz. İşte o zaman tamamen bize ait olacaklardır.
Türk klasiklerini okudukça kendinize kitaplardan bir ev yapmış olacaksınız. Bu evin bahçesinde, kendinize ait çiçekler, güller yetişecek. Kendinize mahsus, bir hayat... Benliğinizin sizi sarıp sarmaladığı, kendinize güveninizin yükseldiği, 'siz' olabildiğiniz bir ev. Keyifli okumalar diliyoruz :)
1-İnce Memed - Yaşar Kemal
"Dünyanın bütün kötülüklerine başkaldır."
Çukurova’nın tabiatını, Yaşar Kemal’in kendine has zengin üslubuyla bize sanki içindeymişiz gibi yaşatan bir kitap. Akıcı dili ve vermeye çalıştığı mesajlar oldukça etkileyici. Memed’in çocukluğundan gençliğine doğru süren, acılarla dolup taşan bir yaşantı. Sevda ve ağalık düzenine karşılık adeta bir başkaldırış. Kendi zamanının şüphesiz devrimi demekten çekinmiyoruz. Mükemmel değil, yer yer hatalar mevcut fakat çoğunluğu da doğru. Devrinin insanları bu kadar kötüyken o nasıl iyilerin başıydı? İnce Memed, okuyucuya öylesine yön veriyor ki, okuduğunuz süre boyunca zalimlerin sürekli ceza bulmasını istiyorsunuz.
2- Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali
''Ben dünyadan ziyade kafamın içinde yaşayan bir insanım.''
Bazı kitapları okurken bitmemesi için ağır ağır okursunuz, bitince de derin bir boşluk hissedersiniz ya hani, Kürk Mantolu Madonna tam olarak öyleydi. Kitabın içindeki ruh, içimizde bir yerlerde var olan, belki de tarifini yapamayacağımız bir yerlere dokunuyor. Bir adamın yıllar sonra bir aile kurup hayatını tamamen değiştirmesine rağmen, ilk günkü aşkla bir kadını sevmeye devam etmesi ve onun hayaliyle yaşaması tüm acısıyla anlatılıyor.
İnsanlara inanıp güvenme gücümüzü, inancımızı elimizden koparıp alan onca vefasıza inat tekrar inanmış ve güvenmişti Maria, Raif'e. Sonrası ise, Harvan'dan gelen ölüm haberi ve tekrar buluşmak üzere sözleşen iki sevgiye aç insan...
3-Saatleri Ayarlama Enstitüsü - Ahmet Hamdi Tanpınar
"Bazen düşünüyorum, ne garip mahluklarız. Hepimiz ömrümüzün kısalığından söz ederiz; fakat gün denen şeyi bir an evvel ve farkına varmadan harcamak için neler yapmayız?"
Türk edebiyatının en özgün ve zamanın ötesinde yazılmış eserlerinden biri. Derinliği ve felsefesi üst boyutlarda bulunuyor. Tanpınar'ın oluşturduğu evren, okuyucu adeta içine çeken bir etkiye sahip. Kıvrak zekanın muzip mizahları, gerçek ve gerçeküstüyü sert olmayan keskin geçişlerle kelepçeleyen metaforik bir anlatımdı Saatleri Ayarlama Enstitüsü. Eser, adından da anlaşıldığı üzere modern zaman eleştirisi üzerine kurulu. Modern zamanda var olan çarpıklık tüm gerçekçiliğiyle önümüzde sergileniyor. Hatta modern zaman diyalektiği diyebiliriz.
4- Mai ve Siyah - Halid Ziya Uşaklıgil
"Öyle bir şey yazmak istiyorum ki yukarı bakılsa mai ve daima mai; aşağı bakılsa siyah daima siyah... Bir şey ki mai ve siyah olsun."
Ahmet Cemil duygusal, edebiyat düşkünü, en büyük emeli ise hayalindeki eseri yazıp çok ünlü bir şair olmak. Roman, realizmi tüm varlığıyla hissettiriyor. Hayalleri elinden kayıp giden Ahmet Cemil, her şeye, tüm hayallerine veda ediyor. Kelime bilginiz zayıfsa kitap size sıkıcı gelebilir, devam etmek istemeyebilirsiniz. Fakat kelimelerin anlamlarını öğrendikçe kelime hazneniz de gelişeceğinden, ufkunuz açılacak ve okuma isteğiniz de artacaktır. Hepimiz hayallerimize tutunuyoruz, bir gün bunların, ''Ya gerçek olmazsa?'' düşüncesine kapılıyoruz. İşte bu yüzden, Ahmet Cemil'in yaşadıklarını, çaresizliğini, acısını kendi acınızmış gibi hissetmeniz mümkün.
5- Küçük Şeyler - Samipaşazade Sezai
"Dünyada bir zerre yoktur ki güzel yazılmak suretiyle önemli bir konu olarak kabul edilmesin."
Güçlü gözlem ve betimleme yeteneği üst safhada. Gün içinde fark etmediğimiz ayrıntılardan muhteşem edebi eserlerin ortaya çıktığını gördükçe bir tuhaf oluyoruz. Sezai, oldukça güçlü bir kaleme sahip. Sıradan olayları sanata çevirmesiyle eserlerini tüm ihtişamıyla gözler önüne seriyor. Ön sözde de belirttiği üzere, bir olayın nasıl anlatıldığının, en az anlatılan şey kadar önemli olduğunu göstermeye çalışıyor.
Ek Öneriler:
Öncelikle ek önerilerin de kalbimizin ve aklımızın derinliklerine işlediğini söylemek isteriz. Hepsinin değeri tartılamayacak kadar fazla.
Halide Edip Adıvar-Sinekli Bakkal
Namık Kemal-İntibah,Cezmi
Reşat Nuri Güntekin-Çalıkuşu, Dudaktan Kalbe
Fatma Aliye-Refet
Namık Kemal-Vatan Yahut Silistre
Birbirinden güzel kitaplar arasından seçim yapmak oldukça zordu. Şimdilik 10 kitap önerisiyle yazımızı bitiriyoruz. Diğer önerilerde görüşmek üzere, hoşça kalın!
Comments